stefan Zweig - Satranç


Tahtaya kaldırdığımız bu eserin çok popüler olduğunu bilmen lazım. Peki popi olunca ne oluyor diyeceksin. Doğal bir baskı oluyor insana, ulan bu kitabı eleştirme yoksa… Tabi bana sökmez ve şimdi girişiyorum. Neyse paniğe gerek yok, kitap güzel. Bir odada esir tutulduğu günler boyunca sadece satranç kitabı okuyabilmiş ve sürekli aynı metni okuyup resimlere bakmaktan kafayı yemiş bir adam ile satranç şampiyonunun karşılaşması, hikayenin genel hattı. Tabi kitabın fikri satranç maçı değil. Edebi zekamı alıp giriyorum tahlile. O sıra devam eden ikinci dünya savaşının çok derin bir eleştirisini yapıyor yazarımız. Deli adamın karakterinde, Avrupa’nın kendi içinde siyah ve beyaz olarak bölündüğünü, aslında kendi kendisiyle savaştığını anlatmak istiyor. Haliyle kitabın notunu bir çimdik kırmak lazım. Bilinç altından sızan başka bir koku var sanki. Savaşacaksan düşmanı Avrupa’da arama der gibi. Yazar Avusturyalı olduğu için. Viyana kuşatmasından beri bu millet bize tam düşman oldu arkadaş. Her laflarından nem kapıyorum. Neyse kitap böyle işte.

Notu: 6,9 çekilebilirsinn.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şeyh Sâdi Şirâzî - bostan ve gülistan

richard feynman - Fizik Yasaları Üzerine

İbni Sina - Şifalı Bitkiler ve Emraz